Hani nerede o yaratıcı - yaratan ilişkisini sorgulayan metin? Basit bir korku kitabı olmadığını söyleyen ve daha derin sorular üzerine inşa edildiğini söyleyen o kadar makale ve blog yazısından sonra beklentim doğal olarak epey yüksekti. Sonuç tam anlamıyla hüsran. Ne üslubu sevdim ne hikayeyi. Başına gelen trajedik olaylara ağıt yakarken Victor'ın birden dağ bayır tasviri anlatmasına da ayar oldum.
Daha iyi yazılmış Wattpad kitapları okudum. Nesi bu kadar hype almış anlamak zor. İlginç bir sihir sistemi var. Ne kadarı işlenmiş? Karakterlere yakınlık duymak mümkün değil çünkü derinlik denen şey yok. Tam bir zaman kaybı.
Rahatsız edici ve aptal bir herifin bitmek bilmeyen zihin akışını okumak isterseniz, buyrun tutmayalım sizi.
2. yıldız şu güzel açılış paragrafının hatırına:
“Çünkü dış görünüşlerin karmaşasında, tüm zaman ve mekanların arasında, kendini peydahlayan ve doğuran şeylerin yanılsamasında, sebeplerinin sonsuz kaynağında kimi diğerlerinin aynısı, kimi aynısı gibi, kimi tamamen farklı, kimi benzer ve hepsinin arasında bir kişi daha, sonsuz varoluş ihtimallerinin arasında beliren o kişi benim. Zamanın ve mekanın işaret ettiği yer, işte burası, bu an. Saat zamanı, yaşamsa beni gösteriyor.”
Neden bu kadar nefret edildiğini veya sevildiğini anlamak güç. Ne o kadar mükemmel bir kitap ne de o kadar berbat bir kitap. Kendi zamanı için özel olduğuna eminim ancak şu an okumak ya da okumamanın herhangi bir fark yaratmadığını söyleyebilirim. Bir de bazıları için bu kadar günlük ve sohbet havası yazım tarzı çekici geliyor olabilir ama görünen o ki ben sevmiyormuşum.
Kitabı yarım bıraktığım için puanlamayacağım. Normalde sevmediğim için bıraktığım kitapları da değerlendiriyorum ama bu kitap için durum biraz farklı. Açıkçası yazarın üslubunu sevdim ve başlarda her şey iyiydi. Ancak karakterlere sempati duymak imkansız. Bir noktada kitabı bir kenara koydum ve bir daha elime almadım. Zaten oldukça iç karartıcı ve depresif bir kitap. Bir süredir hayat da böyle, ülkece ve toplum olarak bir kaosun içinde kaybolmuş durumdayız. Okumak için çok az zaman bulabiliyorken de elim bir türlü bu kitaba gitmedi. Belki başka bir zamanda tekrar okumayı denerim. Ama tekrar heves edersem büyük ihtimalle yazarın diğer kitaplarını denerim çünkü doyurucu bir Türkçe kitap okumayalı uzun zaman oldu.
Kitap yazılalı 86 yıl geçmiş üstünden. Ancak o gençlik kaygıları ve düşünce akışı o kadar gerçek ve içten ki dün yazılmış bir öykü gibi tanıdık hissettirdi.
I was super excited but it was a huge disappointment ☹️ was it really a Maas book? Maybe it gets better in other books but I don't think I will read them :(
Saramago speaks fluent sarcasm. Even too much for me. The thing that bothers me is the lack of punctuation and paragraphs. I know that is the style of him but ugh. Despite everything else I've enjoyed reading the book.
Bayağı bir hayal kırıklığı oldu bu kitap. Yazıldığı dönem için çok yankı uyandırmış olabilir ama bilmiyorum bana pek yeni bir şey kattığını söylemek zor. Bir de bu kadar fikrin ortaya konduğu, örneklerin verildiği ve iddialar öne sürüldüğü bir kitapta bunların hiçbirinin referansının verilmemesi garip bence. Mesela bir takım davranış deneylerinin vs sadece dişi farelerde yapıldığını iddia ediyor. E öyle bir şey yok. Hatta çoğunlukla tercih edilmemeye çalışılır çünkü regl döngüsü sebebiyle deney tekrarlarında aynı sonuçları elde etmek zordur. Yazım biçimi de çok tekdüze bence, kaç kere benzer cümlelerin tekrarını okudum bilmiyorum. O yüzden orta halli bir okuma oldu benim için.
2.5
Uzun zaman sonra Choso'yu görmek iyi geldi. Ama her şey yine b*k yoluna gitti. Bu herif nasıl ölecek ya
2.5 Stars. I started this book without any prior knowledge so I didn't have any expectations. It was interesting at the beginning to read all these little reports from the personnel. Humans, human-likes, and objects, it was interesting. Yet, it got boring at some point. Because there are hundreds of these confessions and you get the idea halfway there. I didn't find this book absorbing or fluent but it might be because of the translation
“İnsanın bütün yaşamı bazen bir anlık duraksama yüzünden yön değiştirebilir. O an, bir kağıt gibi tam ortasından katlanır sanki. Böylece alt taraf üste çıkar, daha önce görülen tarafsa sonsuza dek görünmez olur.”
Well fucking DNF. Do people advertise it as some “dark romance” whatsoever? Since when sexual assault is romantic? I can't believe they poison so many young girls and make them think this is love. No, love is not always rainbows or cotton candies. That's why there is a genre called dark romance. But making sexual assault something sexy? Go ask someone who had a psycho stalker is it thrilling? Or someone gets touched without consent, is it sexy? You will get your answer. I have so much to say but I won't spend one more second on this nonsense.
“That's what translation is, I think. That's all speaking is. Listening to other and trying to see past your own biases to glimpses what they're trying to say. Showing yourself to the world, and hoping someone else understands.”
It was quite a challenge and but it was worth it. Amazing.
“Uzun zaman önce, zincirin mağara duvarına çarpmasıyla ortaya çıkan minik kıvılcımı düşündü. Göğün devasa karanlığında kapana kısılmış biri, bunca yıldızı yaratmak için zincirlerini hayal dahi edilemeyecek kadar büyük bir duvara vurmuş olmalıydı. Bunları yardım istemek için mi yapmıştı, yoksa karanlık boşluğa katlanabilmek için mi? Bilmek imkansızdı. Zincirlerini duvara vurma sebebi her ne olursa olsun, tıpkı bir zamanlar yanından geçen böceğin kendisine yaptığı gibi bu, kapana kısılmış kişiye kayıtsız kaldı. “
I read more than 100 pages yet I couldn't feel like getting into story. I get the hype about this book but it looks like it is not the book for me. Maybe it is a wrong time to read this book and I will give another chance sometime :(
I have been wanting to read something to make me fangirl again, make boards about the characters, and make me think about the world even after finishing it. Unfortunately, it wasn't that book. The concept was very alluring, especially the Library of Alexandria. But some issues made it impossible to love it. Here are some of them:
Plot and storytelling. Or should I say the lack of it? Until the last 100 pages, barely anything happened. And the ending was kinda predictable so... Dialogs were cringy. I felt like sentences were not connected in the paragraphs. Like they are saying some random inspo quotes out of nowhere.
Characters. Each of them was getting on my nerves. I wanted to love them so much when I heard about the book and saw this beautiful art about them. I enjoy corrupt souls and have no problem with that. But they felt so fake, so pretentious. And what about their powers? Throughout the 600 pages, I kept reading about how big their powers are, and how unique they are. Why not show it then? I don't wanna hear how great they are. I wanna see it. Also, I think their ambitions were also so vague. Okay you want to be more powerful, but for what or how? Again, so much potential but no act.
I read the Turkish translation and it needs to be edited. There were typos everywhere. Also, they didn't even bother to translate the French and Spanish dialogs. Are you even serious?
Overall, I don't think it is a bad book, it was still enjoyable. But honestly, I think it is overhyped. Maybe it gets better in the next books. I'm happy if you enjoyed it.